16 Eylül 2011 Cuma

Görüşmeler vatana ihanet kapsamındaki suçların kesin kanıtlarıdır

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek:
Erdoğan ve Gül istifa etmelidir
+++++++++++++++++++++++++++++++
 
İşçi Partisi Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey, bugün Ankara’da bir basın toplantısı düzenleyerek, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in, Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği ile PKK arasındaki görüşme kayıtlarına ilişkin tespit ve değerlendirmelerini, kamuoyuna açıkladı. Açıklama şöyle;
 
• Erdoğan-Gül kliği, Bölünme Anayasasını PKK ile görüşerek, Öcalan’ın da katılımıyla hazırlamaktadır.
• Erdoğan-Gül kliği ile PKK arasında yasadışı bir koalisyon fiilen kurulmuştur.
• Tayyip Erdoğanlar, PKK ile işbirliği halinde, ABD projesi gereğince Türkiye’yi zor kullanarak bölmektedir.
• Türkiye’nin devletsiz ve hükümetsiz kaldığını gösteren görüşmeler, iktidarın yasadışı olduğunu bir kez daha ispatlamıştır.
• MİT’e, PKK ile Öcalan arasında kuryelik görevi verilmiştir.
• Habur Vakası, AKP-PKK anlaşmasıyla düzenlenmiş ve uygulanmıştır.
• Görüşmeler vatana ihanet kapsamındaki suçların kesin kanıtlarıdır.


Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği ile
             PKK arasındaki görüşme kayıtları,
                                     şu olguları kanıtlamıştır:
++++++++++++++++++++++++++++++++++++
1. PKK İLE “BAŞBAKANLIK” GÖRÜŞÜYOR

Görüşmelerde, Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliğini Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Hakan Fidan ve MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş temsil ediyor. Her ikisi de, doğrudan Başbakanlığa bağlı iki kurumun en üst düzey bürokratlarıdır. PKK ile “TC Başbakanlığı” levhası altında ABD’nin BOP Eşbaşkanlığı görüşmektedir.

2. CIA DENETİMİNDE GÖRÜŞÜYORLAR
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği, PKK ile CIA denetimi altında görüşmektedir.

3. BİRLİKTE ANAYASA YAPIYORLAR
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği, Bölünme Anayasasının en temel maddelerini PKK ile görüşerek, Abdullah Öcalan’ın da katılımıyla hazırlamaktadır.

4. PKK’Yİ YASALLAŞTIRIYORLAR
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği, PKK yöneticileri ile PKK’yi yasallaştırarak normal siyasal hayata katma konusunda anlaşmış bulunuyor.

5. PKK’YE ÖZGÜRLÜK ALANI AÇIYORLAR
PKK’nin yasallaştırılması anlaşmasının uygulanmasına geçilmiştir. “PKK’ye geliştirilen bir özgürlük alanı” fiilen açılmıştır.

6. PKK’NİN SİLAHLI GÜÇLERİNE DOKUNULMAZLIK SAĞLAMIŞLAR
PKK’ye açılan özgürlük alanından, PKK’nin silahlı güçleri de yararlanmaktadır. Bu konuda Güneydoğu’daki vali ve emniyet müdürlerine gerekli talimatlar verilmiştir.

7. PKK’YE “DÜŞMANLIK YAPAN” KAMU GÖREVLİLERİNİ SAPTIYORLAR
PKK ile yapılan anlaşmaya uymayarak, PKK’ye “düşmanlık ve şey yapan” kamu görevlileri, PKK’nin isim vererek yaptığı şikâyetlerle saptanmaktadır.
(İsmi verilenlerin Ergenekon, Balyoz soruşturmalarına alınarak cezalandırıldığı anlaşılıyor.)
8. HABUR’U BİRLİKTE ÖRGÜTLEMİŞLER

PKK’lilerin Habur’dan girişi ve Habur’da Çadır Mahkemesi kurulması, AKP-PKK anlaşmasıyla düzenlenmiş ve uygulanmıştır.

9. MİT YÖNETİCİLERİ PKK’YE KURYELİK YAPIYOR
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği, PKK ile Abdullah Öcalan arasındaki “yazışma ve çizişmelerde” MİT’in en üst düzey yöneticilerini kuryelikle görevlendirmiştir. MİT yöneticileri kurye görevini düzenli olarak yerine getirmişlerdir.

10. YASADIŞI BİR KOALİSYON KURMUŞLAR
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliği ile PKK arasında yasadışı bir koalisyon fiilen kurulmuştur. Vali ve emniyet müdürlerine verilecek talimatlardan anayasa taslağına kadar ülkenin çok önemli kararları, bu koalisyonda görüşülerek kararlaştırılmaktadır.

11. TAYYİP ERDOĞAN’IN KİME HAKARET ETTİĞİ AYDINLANDI
Tayyip Erdoğan’ın meydan nutuklarında, “PKK ile görüşenler, müfteridir, şerefsizdir, alçaktır” nitelemesiyle kimi hedef aldığı aydınlığa kavuşmuştur.

12. MİT MÜSTEŞARI BİLGİ VE KİŞİLİĞİNİ SERGİLİYOR
Bugünkü MİT Müsteşarının argumentation diyecek yerde artikulation kavramını kullanacak kadar bilgili olduğu ve aynı zamanda bilgisini göstermek için yabancı sözcük paralamaya meraklı bir kişiliğe sahip olduğu görülmektedir.

13. AKP’NİN KADRO DÜZEYİ GÖRÜŞMELERE YANSIYOR
Yılışıklığa varan ifadeler, senli benli konuşmalar ve laubalilik, görüşmelerin düzeyini yansıtıyor. Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliğinin kendilerine uygun kadrolarla çalıştığı görülmektedir.

Yukarıdaki saptamalar, görüşme kayıtlarının özetidir. Yorum katılmamıştır.


Tayyip Erdoğanların PKK İle Görüşmelerinin Değerlendirilmesi
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

1. DEVLET ÇÖZÜLMÜŞTÜR, HÜKÜMET ATLANTİK ÖTESİNDEDİR
Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliğinin PKK ile yaptığı görüşmeler, Türkiye’nin devletsiz ve hükümetsiz kaldığını gösteriyor.
Milli devlet, bütün kurumlarıyla dağılmıştır.
Hükümet adı altında ABD’nin BOP Eşbaşkanlığı oluşturulmuştur.
BOP Eşbaşkanlığı, TBMM’nin yetkilerini gaspetmiştir.
Ülke, yabancı bir devletle 2003 yılı 2 Nisan günü yapılan 2 sayfa 9 maddelik gizli anlaşmayla yönetilmektedir. PKK ile görüşmelerde, Tayyip Erdoğan’ı temsil edenlerin dile getirdikleri bütün çözümler, Abdullah Gül’ün Powell ile yaptığı gizli anlaşmada vardır. Tayyip Erdoğanlar, PKK ile hükümet Meclis ve yargı yetkisi kapsamındaki işleri karara bağlamaktadırlar. PKK ile bir tür koalisyon yönetimi kurmuşlardır.

Bu durumda Türkiye’nin muhafaza ve müdafaa edilecek bir milli devleti kalmamıştır.


2. BOP EŞBAŞKANLIĞI TSK’YA KARŞI PKK İLE İŞBİRLİĞİ İÇİNDEDİR
Görüşme kayıtlarında PKK’ye karşı devletin yaptırım gücünü kullanan TSK mensupları açıkça “düşman” olarak tanımlanmakta, PKK’den bu konudaki şikâyetlerini isim isim bildirmeleri istenmektedir.
Tayyip Erdoğanlar, TSK’yi sırtından hançerlemektedir.

3. ERGENEKON-BALYOZ YARGI UYGULAMASI DEĞİL, YABANCI DEVLET OPERASYONUDUR
Bu görüşmeler, TSK’yi ve yurtsever güçleri hedef alan Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Islak imza ve Andıç gibi soruşturmaların yargı uygulamaları değil, fakat Türkiye’yi bölmeyi amaçlayan bir yabancı devlet harekatı olduğunu bütün çıplaklığıyla bir kez daha ortaya koymuştur.

4. BOP EŞBAŞKANLIĞI YARGININ YETKİLERİNİ GASPETMİŞTİR
Görüşmeler, Habur’da kurulan Çadır yargısının, PKK ile yapılan gizli anlaşmalarla düzenlendiğini kanıtlıyor.

Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Ocak 2010’da yayınlanan AKP’nin “Demokrasi Açılımı” kitapçığında Özel Görevli Mahkemeler kurulduğu itiraf ediliyordu. Görüşme kayıtları, bu itirafı doğruluyor.

5. SÖZDE “DEVLET” GÖREVLİLERİ YOZLAŞMIŞ VE ÇÜRÜMÜŞTÜR
Devletin sözümona milli istihbarat örgütünün başındaki görevli, Abdullah Öcalan’a yalvardığını söylemektedir. Bütün konuşmalar mafyalar arasındaki görüşmelerde bile rastlanmayan bir laubalilik içindedir. Ayrıca bu görüşmeler, Türkiye’nin iktidar makamlarını işgal eden kimselerin, “Şerefsiz, müfteri ve alçak” diye hakarette bulunurken kendilerini muhatap aldıklarını ortaya koymuştur. Yöneticiler sürekli yalan söylemekte ve yalanların altına imza atmaktadır. (AKP Kapatma Davasında Anayasa Mahkemesi’ne Tayyip Erdoğan imzasıyla verilen dilekçede “BOP Eşbaşkanı” olmadığını yazması gibi).

6. ANAYASA ZORLA KALDIRILMIŞTIR
Devlet makamlarını işgal edenler, devlete ait olan cebir gücünü kullanarak ve PKK’nin silahlı gücüyle de işbirliği halinde Anayasayı kaldırmışlardır.

7. TÜRKİYE’Yİ ZOR KULLANARAK BÖLÜYORLAR
Görüşmelerde bugünkü MİT Müsteşarı tarafından açıkça belirtildiği üzere, Tayyip Erdoğan, Abdullah Öcalan’ın çözümleriyle “yüzde 90-95” mutabakat halindedir. PKK’nin programı ve Öcalan’ın çözümü silah zoruyla uygulanmaktadır. Tayyip Erdoğanlar, PKK ile işbirliği halinde, ABD projesi gereğince Türkiye’yi zor kullanarak bölmektedir.
PKK ile birlikte anayasa hazırlamaları da bu bölme faaliyetinin en açık eylemlerindendir.
8. TAYYİP ERDOĞAN-ABDULLAH GÜL İKTİDARI YASADIŞIDIR
Son görüşmeler, bu iktidarın yasadışı olduğunu bir kez daha ispatlamıştır.
Anayasa Mahkemesi, AKP’nin Cumhuriyet yıkıcısı faaliyetin odağı haline geldiğini 31 Temmuz 2008 günü hükme bağlamıştı. PKK ile yapılan görüşmeler, AKP iktidarının vatanı bölme faaliyetinin kesin kanıtlarını oluşturmaktadır.

9. GÖRÜŞMELER VATANA İHANET KAPSAMINDAKİ SUÇLARIN KESİN KANITLARINI OLUŞTURUYOR
Tayyip Erdoğan’ı temsilen yapıldığı açıkça belirtilen bu görüşmeler, TCK’da tanımlanan “vatana ihanet” kapsamındaki suçların işlendiğini kanıtlıyor.
Türkiye’nin toprak bütünlüğüne ve devlet güvenliğine karşı suçlar, bütün unsurlarıyla kanıtlanmış bulunmaktadır.

TAYYİP ERDOĞAN VE ABDULLAH GÜL İSTİFA ETMELİDİR
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder