22 Eylül 2013 Pazar

Şeytan Eksenine Karşı AKP - İsrail Ekseni

İsrail'in Amerika (Vaşington) Büyükelçisi Maykıl Orın açıkladı:

'Israel wanted Assad gone since start of Syria civil war'

Türkçesi:

Suriye'deki iç savaşın başından beri, İsrail, Esad'ın gitmesini istiyor.

Michael Oren

***********

Maykıl Orın, İsrail'de çıkan The Jerusalem Post (Kudüs Postası) gazetesine, İsrail'in Suriye politikasını açıkladı.
Açıklama, gazetenin internet sitesi www.jpost.com 'da da yayımlandı. İşte bağlantısı:



***********

Açıklamanın en önemli cümlesinin şu kısmı habere alt başlık olmuş.

"Tehran-Damascus-Beirut arc is the greatest danger," says outgoing Israeli envoy to US Michael Oren.


Türkçesi:
"ABD'deki görev süresi bitmekte olan İsrail Başkonsolosu Maykıl Orın: "Tahran-Şam-Beyrut ekseni en büyük tehlike" dedi."

Cümlenin tamamı ve gerisi şöyle:
“Still, the greatest danger to Israel is by the strategic arc that extends from Tehran, to Damascus to Beirut. And we saw the Assad regime as the keystone in that arc. That is a position we had well before the outbreak of hostilities in Syria. With the outbreak of hostilities we continued to want Assad to go.”

Türkçesi:
"Tahran'dan Şam ve Beyrut'a uzanan stratejik eksen, İsrail için en büyük tehlikeyi oluşturuyor. Ve İsrail, bu eksenin temel taşı olarak Esad rejimini görüyor. Suriye'de olayların başlamasından önceki durum bu idi. Olayların başlamasından sonra da, Esad'ın gitmesini istemekte devam ettik."

***********

Demek ki neymiş?
İran - Suriye - Lübnan (Hizbullah) ekseni İsrail için en büyük tehlikeyi oluşturuyormuş. Dikkat: "Büyük tehlike" değil, "En Büyük Tehlike"

Bu eksenin temel taşı Suriye. Çünkü İran uzak, Suriye ise İsrail'in komşusu. Onun için İsrail, Esad'ın gitmesini istiyor.

Tayyip Erdoğan yönetimindeki AKP de Esad'ın gitmesini istiyor.

İsrail'i tehdit eden Şeytan Ekseni'nin Beyrut ucunda Hizbullah var.
AKP kodamanı Bekir Bozdağ Hizbullah'a "Şeytanın Partisi" demişti. İsrail'e karşı ancak Şeytan düşmanlık yapabilir çünkü.

Buradan bir kere daha anlıyoruz ki, AKP'nin sözde İsrail karşıtlığı, sözde "Van Minıt" gösterileri tam bir palavradır.
İsrail'e karşı kurulmuş olan İran - Suriye - Lübnan (Hizbullah) Şeytan Ekseni'ne karşı AKP ve İsrail omuz omuza çarpışmaktadır.

Tayyip Bey yönetimindeki AKP Hükümeti, İsrail'in karşısındaki bu en büyük tehlikeyi ortadan kaldırmak için canhıraş bir şekilde çırpınmaktadır.

***********
M
aykıl Orın'ın diğer önemli itirafı şu:
"...we always preferred the bad guys who weren’t backed by Iran to the bad guys who were backed by Iran... This was the case, he said, even if the other “bad guys” were affiliated to al-Qaida"

Türkçesi:
"Biz her zaman, İran'ın desteklemediği kötü adamları, İran'ın desteklediği kötü adamlara tercih ederiz. Hatta bu kötü adamlar El-Kaide olsa bile."

İsrail, El-Kaide'yi bile destekliyor. Yeter ki Esad gitsin.

Tayyip Bey de El-Kaide ve onun Suriye kolu olan El-Nusra'ya elinden gelen yardımı yapıyor. PKK'yı kızdırma pahasına...

AKP Hükümeti ve İsrail'in aynı cephede yan yana savaştığı bundan daha anlaşılır bir şekilde ifade edilemezdi. Maykıl cenaplarına teşekkürlerimizi sunuyoruz.

***********

Tayyip Erdoğan'a "Cesaret Ödülü" boşuna verilmedi. Niçin verildi sanıyorsunuz? İsrail'in düşmanlarına, en başta da Esad'a saldırması için tabii.

Ocak 2004 'de ABD'ye giden Tayyip Erdoğan'a, İsrail'e geçmiş ve gelecek hizmetlerinden dolayı, Amerikan Musevi Komitesi ADL (Anti Defamation League, Anti Defemeyşın Lig okunuyor) tarafından "Cesaret Ödülü" (Davut Boynuzu simgeli madalya) verildi.

American Jewish Committee AJC (Amerika Yahudi Komitesi) de Tayyip Erdoğan'a ayrıca Cesaret Ödülü verdi.

AJC, Siyonizmin babası Theodor Herzl'in kurduğu World Jewish Congress WJC (Dünya Yahudi Kongresi)'ne bağlı olarak faaliyet gösterir. Bu örgüt, bu ödülü 100 yıl içinde sadece 10 kişiye verdi. Bu 10 kişinin hepsi de, İsrail Devleti için yararlı çalışmaları olan Yahudilerdi.

Bu ödülü alan "Yahudi olmayan" ilk ve tek kişi olma şerefi (!) Tayyip Erdoğan'a aittir.

Ödül, sözde 2. Dünya Savaşı sırasında Musevilerin hayatını kurtaran Türk diplomatları bağlamında verilmiş gibi sunuldu. Bu gerekçe bir kamuflajdı tabii. Çünkü bu ödül soykırıma direnen ve Yahudilerin hayatını kurtaranlara verilmez. Yahudileri devlet sahibi yapan ve bu devlet için çalışanlara verilir. Bu ödülü almış olan 10 kişinin hepsi, İsrail çıkarları için çalışmış ve bu devlette yöneticilik yapmış Yahudilerdir.

"Van Minıt" gösterisi sahte değil de gerçek ise, bu madalyayı iade etmesini istedik. Etmedi. Siyonistlerin taktığı Cesaret Madalyası halen boynunda sallanmaktadır.

Bu konuda ibretlik bir yazı için bakınız:
***********
***********

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder