25 Temmuz 2012 Çarşamba

Esad çekildi, PKK yerleşti


VATAN gaz tenekesi 22 Temmuz 2012 günü aşağıdaki manşeti attı.
Küfür dilimin ucuna kadar geldi. Siz değil miydiniz "Esad çekilsin" diye yaygara koparan?
Gördünüz mü şimdi Esad çekilince ne oluyormuş?
Vatan, 22 Temmuz 2012
VATAN'ın haberi özetle şöyle:
 
“Beşar Esad rejiminin Türkiye ve Irak sınır kapılarındaki kontrolü kaybetmesinden sonra dün de ülkenin kuzeyindeki Kürt bölgeleri, PKK’nın eline geçti.
Suriye askerlerinin muhaliflerle mücadele için Şam’a çekilmesini fırsat bilen PKK’nın Suriye’deki kolu PYD, altı Kürt kentinde yönetimi devraldı.
Devlet binalarında asılı Suriye bayraklarının yerine Abdullah Öcalan posterleri ve örgüt bayrakları asıldı.
PYD liderleri, Esad’ın askerlerine Kürtlerin başkent olarak gördükleri Kamışlı kentini boşaltmaları için ültimatom verdi.”
 
VATAN elbette gaz tenekesi ama, yiğidi öldür hakkını ver. Bu defa haberi doğru geçmiş.
Diğer yalakalar gibi: "Esad PKK'yi buralara yerleştirdi, Suriye sabrımızı sınıyor, Sınıra PKK bayrağı, Şam Türkiye ile adeta alay ediyor" gibi palavralara itibar etmemiş.
 
Söz konusu 6 Kürt kenti şunlar:
Kobani, Amude, Efrin, Ayn el-Arap, Terbaspi (Tırpe Sipiye) ve Derik
 
********
 
Bu haberi aktaran Doğu Perinçek, 25 Temmuz günlü Aydınlık köşe yazısında diyor ki:
"Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan muratlarına erdiler. Suriye'nin kuzeyinde PKK hükümetçikleri oluşuyor.
Esad'ı devirmek için yürütülen ABD-İsrail harekatının en önemli hedefi, Barzanistan'ı Akdeniz'e ulaştırmak"
 
Bu hedefe ulaşmak için,  Kuzey Suriye'deki Kürt bölgesini koparıp Barzanistan ile birleştirmek gerekiyor
Böylece Hakkari'den Hatay'a kadar artık Irak ve Suriye ile değil, Kürdistan ile sınırdaş olacağız.
Türkiye'nin güneydoğusu da, ilerde Irak ve Suriye Kürdistanlarının oluşturduğu birliğe katılacak. Plan bu.
 
Yeni komşumuz Suriye Kürt Bölgesi'nin haritası aşağıda. (Kaynak: Oraj Poyraz)

Necati Doğru, şöyle yazdı:
Kuzey Irak Kandili vardı
Suriye Kandili de oldu.
 
********
Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi (Barzanistan)  lideri Mesud Barzani, El Cezire'ye: "Suriyeden kaçan Kürt gençleri eğitiyoruz. Henüz bu kişileri Suriyeye göndermedik ancak ordu çekilir ve güvenlik boşluğu olursa niyetimiz onları konuşlandırmak" dedi.
********
 
Taraf gaz tenekesinde Neşe Düzel soruyor, BDP Hakkari Milletvekili Selahattin Demirtaş cevaplıyor:
Düzel:
"Sınırlar yeniden çizilirken Irak Kürdistanı ile Suriye Kürdistanı birleşecek mi peki?"
Demirtaş:
"Şu anda zaten İran’da bir Kürdistan eyaleti var. Sonuç olarak neredeyse Iğdır’dan Hatay’a kadar, Türkiye’nin tüm güney sınırları resmî olarak Kürdistan olacak."
 
********
 
(O zaman Yüzyıl ve 2000'e Doğru adları ile çıkmakta olan) Aydınlık, 1991'den beri uyarıyor.
Türkiye-İran-Irak ve Suriye'den parça kopararak Büyük Kürdistan kurma planını usanmadan yazıyor.
Suriye olayının başlangıcından bu yana 16 aydır da İP, Aydınlık ve Ulusal Kanal, Esad'a yapılan saldırının Suriye'yi 3 parçaya bölmeyi amaçladığını açıklıyorlar.
Sadece benim bu konuda yazdıklarım kitap olur..
Hiç bir AKP Hükümeti yetkilisi "İşte bunu hesaba katmamıştım." diyemez.
AKP Hükümeti, Esad'a saldırmaya başladığı andan itibaren, sonucun bu olacağını biliyordu. Benim bildiğim şeyi devleti yöneten nasıl bilmez? Kaldı ki Aydınlık, Ulusal Kanal her gün bu konuyu işledi. "Bilmiyordum" demeleri bu bakımdan da mümkün değil.
Bu sonucun oluşması, yani Suriye'nin parçalanması ve Suriye Kürdistanı kurulması için bu saldırıyı başlattılar.
                                         18 Şubat 1991 Yüzyıl          6-12 Mart 1998 2000'e Doğru

********
 
Taraf gaz tenekesinin polis yazarı Emre Uslu, "PKK Cumhuriyeti Kuruldu" başlıklı yazısında Tayyip Bey'i kurtarmak için bakın neler diyor:
"Türkiye’nin Esed gitmezse şeklinde bir B Planı olmadığından PKK, Esed’in himayesinde bir devlet kurarken Türkiye şaşkın ördek gibi gelişmeleri seyretmiştir.
PKK ile yanlış müzakereler yürütülerek ve kamuoyu ile Başbakan yanlış bilgilendirilerek PKK Cumhuriyeti’nin kurulmasına katkı sağlanmıştır."
 
Emre Uslu Beyefendihazretlerine göre: Tayyip Bey yanıltılmış. Böyle olacağını bilmiyormuş. :)))
Ben biliyordum. İP biliyordu. Aydınlık biliyordu. Ulusal Kanal biliyordu.
Ama Başbakan bilmiyordu?
Benim yazılarımı, İP bildirilerini, Aydınlık gazetesini okuyanlar, Ulusal Kanal dinleyenler, yani milyonlarca yurttaş biliyordu.
Ama Başbakan bilmiyordu? Olabilir mi?
Olabilirse niçin hala Başbakan? Milyonlarca kişinin bildiğini bilmeyen bir Başbakan olabilir mi???
Taraf yazıyorsa, her şey olabilir. Perinçek nasıl Haymana'da cezaevine yatarken İstanbul'da PKK avukatı ile görüşebiliyorsa, bu da olabilir.
İleri demokrasilerde, milyonlarca kişinin bildiğini bilmeyenler, başkalarının yanlış yönlendirmesi ile ülkenin başını belaya sokacak işler yapanlar da demokrasi gereği Başbakan olabilirler, öyle mi?
Halbuki Başbakan yönlendirilmez, yönlendirir. Başbakan yönetilmez, yönetir. Emre Uslu, koruyacağım derken, Başbakanı küçük düşürmektedir. 
Başbakan sonucun böyle olması için, yani Suriye Kürdistanı kurulması için, bilerek Esad'a saldırmıştır. 
Yaşasın İleri Demokrasi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder